7 Mart 2013 Perşembe

Katılımcılar/Participants


7 Mart 2013 Perşembe akşamı saat 21.00 'da Çatı&TAL Ortak Mekan 'da gerçekleşecek gösterim ve sunumlar

Pınar Selek için, Adalet için...




Defne Erdur : “dualar arasında – hiçbir şey yapmadan”
Erol Babaoğlu : "VAVA"
Gizem Aksu : "inatçı: felsefe-sanat-politika ilişkisi üzerine doğaç...."


Defne Erdur: “dualar arasında – hiçbir şey yapmadan”

Defne Erdur’un bir sene boyunca her ay bir kez farklı mekanlarda gerçekleştireceği bu performs; sanatçının performans sanatçısı olmayı, ‘performatif var oluş’un tanımlarını, sınırlarını sorguladığı bir iş. Öte yandan, yaşadığımız dünyada bunca şey olup biterken ‘hiç birşey yapmaya’; sessiz, hareketsiz tepkisiz kalarak esasında hiç de etkisiz olmadığımıza dikkat çekmek istediği eleştirel de bir iş bu. Sanatçının otobiyografik nitelikteki “dualar arasında” performans serisinin üçüncüsü olan “hiçbir şey yapmadan” Mart ayında ÇATI-TAL ortak mekanına Pınar Selek için, adalet için uyarlanacak


Erol Babaoğlu: "VAVA"

Bedene çarpan, giren, sızan, yayılan; bedenden geçen sesler…

Tek kişilik bir performans..


Gizem Aksu: "inatçı: felsefe-sanat-politika ilişkisi üzerine doğaç...." Üniversite'nin ilk yılıydı "Maskeler Süvariler Gacılar"ı okuduğumda. Kendime açılmam bu kitapla oldu, kendime, kendilerime. Felsefe-sanat-politika ilişkisi üzerine bu fikir ve his doğacını, üçünü de hayatında referans noktaları edinmiş Pınar Selek'e adalet için gerçekleştirmek istiyorum.

Çatı&TAL Ortak Mekan'da
Adres: Rıhtım Caddesi, Denizciler Sokak, R İş Hanı, No:4, Kat:5 (Asansörden çıkınca soldaki daire) Tophane Tramvay Durağının denize doğru olan sokağına giriyorsunuz, ilk sağ,birinci sol, R İş Hanı sağda.




İpek Bilgin, Barış Gönenen Pınar Selek'e Adalet için oynuyor 




8 Mart 2013 
CRAFTTiyatro

"Uğrak Yeri"


Çeviren: Seda Yıldız

Yöneten: Sami Berat Marçalı
Yönetmen Yardımcısı: Gözde Kocaoğlu
Proje Ekibi: İbrahim Çiçek, Erbil Çokeker, Gül Arıcı
Oynayanlar: İpek Bilgin, Barış Gönenen

En sevdiğin en tanıdığın mıdır? Bilmem. Ya bir gün ardında "eski ve kullanılmayan" sırlar bırakarak kaybolursa? Olabilir. İki yabancıyı ne birleştirir? Sevmenin veya yaşadığın "şey"in yasak olduğunu hissetmek mi? Sanmam. 

Uğrak yeri; "mahalle baskısının" bireylerdeki psikolojik ve fizyolojik sonuçlarını sorguluyor. Bu baskıyı yaşatan bizler için, yaşayanların hayatına bir pencere açıyor.

70 dakika sürer, ara yoktur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder